Bu ara evime misafir gelip gidiyor. Bu durumu gözetledim :D. Çünkü bir telaş içindeydim. Eyvah misafir modundaydım, bir telaş bir panik. Geliyorlar gelmek üzereler vs. vs. :). Herkes bu durumu yaşamıştır. Ben de gözlemlerimle maddelerle bu durumu anlatmak istedim.
1) Ev düzenli olmalı kuralı: Şimdi buradan yazayım evin temiz olmasıyla düzenli olması farklı kavramlardır. Temiz ev genelde hem temiz ve düzenlidir:); ama düzenli ev temiz ev olmak zorunda değildir. Ben de tek başına yaşayan bir şahıs olarak, arkadaşlarıma rezil olmayayım dedim. Halbuki yurdu yeni boşaltmıştım Giresun'dan yeni gelmiştim etrafta bavullar vardı. Başladım evi düzeltmeye biraz çabanın ardından bavullar kalkmış, bulaşıklar bulaşık makinesinde yerini almıştır. Düşündüm taşındım. Bu tamamen yalan bir olaydı. Çünkü misafirler bizim gerçek kişiliğimizi görmek istemez mi? :). Eğer normalde dağınık olan insan misafir geldiğinde de dağınık olmalıdır ki gerçek yüzünü göstersin. Yalancılığın manası yok. Belki dağınık olsa da dağınıklığın içinde düzenli bir insandır. Lütfen misafirlere karşı gayet içten olalım. Onlara nasılsak öyle olduğumuzu gösterelim!!!(Sevgili arkadaşlarım benden düzen beklemeyin)
2)Misafir umduğunu değil bulduğunu yer: Külliyen yalan. Öyle olsaydı misafir hiç bir şey yemezdi. Şimdi eğri oturup doğru konuşalım misafirler için özene bezene güzel güzel yemekler hazırlanır, pastalar hazırlanır, olmadı bir yerden satın alınır servis edilir. Bu da atasözümüzü değiştirir. Misafir bulduğunu zaten beğenir :). Ev sahibi o kadar hazırlanmış, etmiş misafir beğensin diye. Beğenmeme gibi bir ihtimali yok :); ama bunda da önceden belirttiğim gibi yine bir kişilikle çatışma görüyorum. Her akşam hazırlanan yemek menüsü bence misafir için yeterli olmalı. O zaman misafir gerçekten umduğunu değil bulduğunu yemiş olur.
3)Yatılı misafir ise...:Misafirler tabi 2'ye ayrılır. Bir normal gün içinde gelip sonra evlerine ya da otele vs. gidenler diğeri de yatılı kalanlar. Yatılı kalan misafirlerin genelde yakın çevreden olması gerekir ki böyle bir şey rica edebilsin :). Ev sahibi de tabiki reddetmez bu durumdan memnun kalır. Yalnız bu tür misafirlerde şöyle bir sorun olmaktadır. Biyolojik saatler! Bazı insanlar sabahlara kadar oturmaktan hoşlanırlar, bazılar da tavuk gibi erkenden yatarlar. Ertesi gün işe gitmesi gerekir, toplantısı vardır vs. Bu zaman bir çelişki olur bünyede. Misafir misafirdir şimdi onunla sabahlara kadar oturim, uykusuz da kalim bir gececik ne olacak mantığı. Çelişkiyi yaratan ise ben uykusuzluğa dayanamam ki şimdi az uyusam yarın bütün günüm iğrenç geçicek, çok dalgın olacağım bütün dengelerim bozulacak. Bence bu durumda yapılması gereken en mantıklı şey misafire ne çay ne de kahve ikram etmemek bunun yerine ayran ve süt ikram etmek :). Sonra da bir anda esnemeye başlamak. Bilindiği gibi esnemek bulaşıcıdır. Bu yüzden de karşı tarafın uykusu geleceği için iki taraf da mutlu mesut uyur:).
4)Sessizlik olduğunda yaşanan gerginlik: Bazı durumlarda misafir çok yakın olmaz. Resmi bir buluşma gibi olur. Sırf nezaketten davet edilmiştir, karşı taraf da nezaketten kabul etmiştir. Böyle durumlarda genelde ortak bir nokta olmadığı için arada sessizlik olur. Eeeee bu ara havalar da baya ısındı diye birisi girer devreye. Diğeri de evet evet son 10 yılın en sıcak günleriymiş der veeeeee yine sessizlik başlar:). Bu eurumlarda yapılacak en mantıklı şey varsa televizyon ve radyoyu açmaktır. Orada zap yaparken illa ki bir konu gündeme gelir ve 1-2 saat konuşulacak konu ortaya çıkar.Ondan sonra zaten ne yapsak kâr etmez. Zaten resmi misafir 1-2 saatten fazla kalacak değil ya . Gün kurtarılmış olur :).
Demem o ki misafir sizin yakınınızsa zaten hazırlık yapmaya gerek yoktur. "Ben misafir miyim ayol?" felsefesi kulağa her zaman mantıklı gelir. Resmi misafirse bilemem. Bu zamana kadar hep arkadaş ağırladım ben :).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder