Bu yazı başlığını görenler eminim hemen tıklamıştır. Zaten bunu okuduğunuza göre tıklamışsınızdır ve acaba ne yazıyor demektesinizdir? Eğer öyle değilse lütfen yazının devamını okumayın:) . Şaka bir yana ben bu yazıda şu diyeti bu diyeti uygulayın bak bunu yapan haftada 10 kg vermiş gibi şeyler yazmayacağım. Sadece okuyanı bazı gerçeklerle karşılaştırmak ve birkaç öneride bulunmak istedim. Kilo vermek isteyenlerin bazen düştüğü hataları maddelerle yazacağım:
1) Ünlü insanların diyetleri ünlü insanlara göredir, en iyisi bir diyestisyene gitmektir: Sibel Can Diyeti, Seda Sayan Diyeti vb. ünlüler nasıl kilo vermiş? Tamamen merak konusudur. Bir röportajlarında o sırları açıklaklar ve siz de ben de yapmalıyım ben de zayıflayabilirim kanısına varırsınız; ama gerçek hayat öyle değildir. O insanlar diyetisyene gitmişlerdir ve kendi bünyelerine göre bir diyet uygulamışlardır.Ya da bir yerde kiloları için özel işlemlerden geçmişlerdir vs. vs. Aslında açıklamalarının altındaki o önemli püf noktaları bilemeyiz; yani demek istediğim o ki o diyetler sizin için gerçekten de işe yarayacak diyetler değillerdir, gerçek ayrıntılarını bilmediğiniz sürece tabi ki... Bu yüzden de size bir tavsiyede bulunmak istedim. Kilo vermek için en sağlıklı çözümlerden biri diyetisyenin reçetesine uymaktır.
2) Ben diyet yapıyorum, bir diyet kola alayım: Şimdiiiiii... İlk önce bu diyalogun nerede geçtiğini yazayım. Fast food denilen hızlı yemek servisinin yapıldığı yerler, pizzacılar, tatlıcılar vs. vs. yani ne kadar kalorili yiyeceğin sunulduğu yer varsa oralarda olan bir konuşmadır. Orada bulunan çalışan sorar: "Buyrun ne alırsınız?" Kilo vermek isteyen cevap verir: "Orta boy pizza içecek olarak da diyet kola alayım bu ara yaz yaklaşıyor diyete başladım da". Sizce bu konuşma içinde bir çelişki yok mu? Kilo vermek isteyen insanın içeceklerinden önce yediklerine dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum.Tabi, gerçekten diyet kolayı seviyorsanız ona sözüm yok; ama o kadar yemeğin üstüne kilo almayayım diye diyet kola alıyorsanız kendinizi irdeleyin. Çünkü iki yüzlü davranıyorsunuz; bunu yapmanın anlamı yok. Ya hep ya hiç kuralını uygulayın. Ya salatı ve diyet kola alın ya da pizza ve normal kola.
3) Asansörler: Kilo vermek için yapılan diğer bir olay da diyet yapmak dışında spor yapmaktır. Koşu bandında koşulur, bisiklet sürülür, aerobik yapılır vs. vs. Pazartesi günleri kendi kendine söz verip başlarsınız muhtemelen salıya kadar da devam eder. Salıdan sonra üstünüze bir miskinlik çöker ve yarın devam ederim dersiniz. Ben bu davranışları biraz gözlemledim. Spor yapmaya giden bünyeler spordan çıktıktan sonra 1. kata bile asansörle çıkmaktadırlar. Bu da bir çelişki değil midir? Merdiven çıkmak da spor sayılır ve kasları yorar. Buradan spor yapanlara sesleniyorum; 1. kata merdivenle çıkın. Biliyorsunuz küresel iklim değişikliği diye bir doğal olay var fazladan elektrik harcamazsınız böylece doğaya da katkıda bulunmuş olursunuz.
4) Yedikçe zayıfla: Dergilerde, gazetelerde, çeşitli internet sitelerinde görüyorum. Bir başlık "Yedikçe Zayıfla". İnsan bir düşünüyor madem yedikçe zayıflanıyor obezler neden obez? Bir de o başlığın altında ek bilgi olarak şu cümleler geçiyor "Zayıflarken istediğiniz kadar istediğiniz gıdaları tüketin." Mantıklı olun ve lütfen inanmayın böyle şeylere. Yedikçe zayıflansaydı dünyada herkes zayıf olurdu, obezlik diye bir hastalık olmazdı. İnsanlar sadece yerlerdi ve kalp, kolestrol gibi sorunlar tavan yapardı.
Demem o ki isteyince olur. İşin sırrı bu. Eğer zayıflamayı kafaya takmışsanız; zaten sporunuzu yaparsınız ve zayıflarsınız. Benden tavsiye merdiven kullanın, yürüyün... Hareket edin... Üşenmeyin... Bana güvenin hem mutlu olursunuz hem de sağlıklı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder