10 Ağustos 2010 Salı

Dikkat Uzaylı!

Beni tanıyanlar bilir; çok fazla film izlerim. Şöyle ki hemen hemen her gün bir film bitirme performansım vardır. Bu hobi diyebileceğim alışkanlı ve üniversitede aldığım sanat dersleri ile birleşince kendi çapımda bir film eleştirmeni oldum. Filmlerde, eğer o konu hakkında temel bir bilgi birikimim varsa neyin neyi sembolize ettiği ya da kamera hatalarını görüp tespit edebilirim. Geçen gün televizyonda "İşaretler" adlı filme rastladım. Bilmeyenler için küçük bir özet geçeyim: filmde uzaylılar bir tarlaya işaret bırakıyorlar ve film böyle devam ediyor. Filmi izlerken aklıma çeşitli sorular geldi. Uzaylılar filmlerde neden hemen hemen standartlar? Acaba o standart olan uzaylı bu evrende yaşıyor mu? Yoksa mutasyona uğramış bir insanla karşı karşıya mıyız? Şaka bir yana bu gize filmlerde gördüğümüz uzaylıları anlatacağım:

1) Dış görünüşleri: Onların da insanlar gibi iki gözleri ve bir burunları vardır. İnsanlardan farkı antenleri ve ten renkleridir (genellikle yeşil olurlar). Şöyle diyeyim ben bu zamana kadar hiç turuncu gözleri olmayan bir uzaylı görmedim. Kıyafet giyen uzaylı da görmedim. Adamların içleri dışları bir! Bu yüzden de izlediğim çok sayıda uzaylı hakkında olan Amerikan filmlerini baz alarak, film yapımcılarının gerçek hayatta uzaylı gördüğüne inanıyorum. Çünkü, yaratıcılık sıfır. Yaratıcılığın yok olması da o şeyi algılamakla başlar. Hemen izah edeyim, ilköğretim 2. sınıf öğrencilerinin çizdiği ev ile 3. sınıf öğrencilerinin çizdiği bir ev resmi çok farkediyor. Çünkü, büyüdükçe kafada bir kalıp oluşuyor ve ondan da öteye gidilmiyor. Yapımcıların ve yönetmenlerin başına gelen bu işte! Kafadaki yıkılamayan kalıplar...
,
2) Ya dosttur ya düşman: Kafanızda "Eee başka ne olabilir k?" sorusunun sorduğunuzu duyabiliyorum.Şöyle diyeyim; arkadaş olamıyorlar malesef. Hiçbir uzaylı: "Ben geçerken uğramıştım. Dünya'nın kahvesi meşhurmuş, bir içeyim, gideyim" demez. Uzaylıların ya canları sıkılmştır "Dur, şu Dünyalılara yardım edeyim, sevaptır" mantığı ile bize teknoloji getirirler ya da düşman olarak bizden bir maden almak isterler. Hatta daha da kötüsü insan ırkını incelemek isterler; ben bunu yukarıda da belirttiğim gibi tamamen can sıkıntısına bağlıyorum, ya da uzaylılar bunalımdadır. Olamaz mı? Buradan bu yazıyı okuyan uzaylılara sesleniyorum "Madem o kadar teknolojiniz var; bütün evren sizin demektir. Dünya'da kasmanın anlamı yok!"


3) Hep Amerika'da görülürler: Hiç Afrika'ya giden bir uzaylı gördünüz mü? Bu uzaylıların Amerika'ya gitmesi yetmezmiş gibi bir de ukalalık yapıp "Ben sizin başkanınızla görüşmek istiyorum" derler. İnsanlarla nasıl anlaştıkları konusuna girmeyeceğim bile. Uzaylı filmleri hep Amerika'da çekildiğinden bu işin tekeli Amerika'dadır. Lütfen, rekabete girişmeyin!

4) Öldürülebilirler: Bu çok tuhaf değil. Bunu kabullenmek çok kolay; fakat Dünya'ya kaç ışık yılı uzaklıktan sağlam bir şekilde gelebilmiş uzaylılar, Dünya'nın 3/4'ünün su olduğunu bilmeyip, su gibi bir madde ile öldürülebildikleri halde gelebiliyorlar. Sizce bu bir çelişki değildir de nedir? Bu yüzden de suyla öldürülebilen bir uzaylı görürsem "Kaç kaç" diyeceğim. Yazıktır, günahtır. Onlar da canlı neticede...

5) Fabrikadan çıkarlar: Bu zamana kadar çok uzaylı filmi izledim ve animasyonlar haiç hiç obez bir uzaylıya rastlamadım. Neden uzaylı kolonisi amip gibi çoğalmış gibi? Bence filmlerde uzaylıların da kendileri arasında kişilikleri olmalı. Meselai sakar bir uzaylı olsun izlerken gerilirken bir yandan da gülümseyelim.

6) Araçları: Gözünüzün önüne yuvarlak hatta elips şeklinde uçan bir cisim geldiğini düşünüyorum ki filmlerin bizde yarattığı algıda tam anlamıyla budur. Bu araçlar gelirler ve uzaylılar içinde ya ışınlanarak ya da merdiven ile aşağıya insan usulü toprağa inerler. Sonra da genelde ayakları ile tıpış tıpış yürürler. Bence bu uzaylılar şekil değiştirmiş Dünyalı.

İşte benim uzaylı filmleri hakkındaki görüşlerim böyle. Yukarıda da belirttiğim gibi gördüğümüz çoğu uzaylılar yaratıcılıktan uzak. Filmlerde daha yaratıcı şekillerde olan ve davranan uzaylılar görmek dileğiyle...

1 yorum: